10 Eylül 2011 Cumartesi

TEST TEKNİĞİ 2

1. Zor Soruları “Hiç Uğraşmadan” Boş Bırakıp Geçiniz.

· Her öğrenciye "zor" gelen soru tipi değişiktir, Kimi öğrenciler yetenek problemlerinde kimileri cisimlerde, kimileri ondalık işlemlere dayalı problemlerde, kimileri denklemlerde, kimileri de metne dayalı sorularda zorlanır.

Sınava hazırlandığınız süre içinde size zor gelen soru tiplerini belirlemiş olmalısınız. (Sevmediğiniz konu, bilmediğiniz konudur.)

Zorlanacağınızı bildiğiniz soruyu hiç uğraşmadan geçiniz.

Bu uygulama size neler kazandırır?

· Moralinizin bozulmasını önler.

· Gittikçe artan bir güven uygusu kazanırsınız.

· Sınavı kazanırsınız.

Çünkü 85 soruyu çözdükten sonra, boş bıraktığınız 10 -15 soruyu çözmek için zamanınız kalacaktır. 85 soruyu doğru çözmüş olmanın verdiği güvenle, daha önce size zor gelen sorulan da rahatlıkla çözersiniz. (Sınav sırasında, yaptığınız 85–90 soruyu doğru sanırsınız ve öyle sanmanız size yüksek bir moral verir.)

· Testi bitirdikten sonra, boş bıraktığınız sorulardan kaç tanesini daha doğru çözerseniz kazançtır.

DİKKAT! YÖNTEMİN ADI: Bak – Bırak!

· "Bu soruyla biraz uğraşayım, çözemezsem boş bırakırım." diye düşünmeyiniz. Uğraştıktan sonra boş bıraktığınız her soru moralinizi bozacaktır Üstelik zamanınız da boşa gider, telaş başlar." Hiç uğraşmadan boş bırakmak" ise, bir test tekniğidir: O soruyu ve ona ayrılan zamanı sona bırakıyorsunuz. Moraliniz size kalıyor.

· “Biraz uğraş, çözemiyorsan sonraya bırak" diyenler, test tekniği ile hiçbir ilgisi olmayan insanlardır. Adları ve sanları ne olursa olsun...

· SINAVDA YAPACAĞINIZ EN BÜYÜK YANLIŞ, "Bu soruyu mutlaka şimdi çözeceğim." diye İnatlaşmanız olacaktır.

Bu inat size sınavı kaybettirir.

Siz akıllı gençlersiniz. İnatçılığı ile ünlü diğer canlılara özenmeyiniz.

Bu günden başlayarak gireceğiniz her testte bu yöntemi uygulayınız.

BAK-BIRAK yönteminin yararını göreceksiniz.

2.Kayma Olmaması İçin;

· Doğru yanıtı, hem soru kitapçığında hem de yanıt kartında aynı anda işaretleyiniz.

BOŞ bıraktığınız sorunun numarasını, hem soru kitapçığında hem de yanıt kartında yuvarlak bir çizgi içine alınız.

(Yanıt kartındaki çizgileri daha sonra silersiniz. Silmeseniz de zararı yoktur. )

Her 10 soruda bir (10, 20, 30 .. ), çözdüğünüz soru ile yanıt kartında işaretlediğiniz sorunun aynı soru olup olmadığını kontrol ediniz.

3. Testleri Soru Kitapçığındaki Sırayla Yapınız.

· Soru kitapçığında sırasıyla:

· 25 Türkçe-Dil Yeteneği ve Dil Bilgisi

· 25 Matem tık

· 25 Sosyal ilimler ile düşünebilme

· 25 Fen ve teknoloji ile düşünebilme sorusu çıkacaktır.

Kimi öğrenciler önce matematik, sonra fen ve teknoloji, sonra Türkçe, sosyal bilimler sorularını yapmak gibi YANLIŞ bir düşünceye kapılıyorlar. Üniversiteye giriş sınavları dahil tüm sınav­larda, yukarıda verdiğim sıralama yapılır. Bunun haklı ve bilimsel nedenleri vardır.

Şöyle ki;

· Sınav başında heyecanlı olacaksınız.

Daha çok okuma anlamaya dayalı Türkçe soruları bu heyecanınızı yenmenize yardımcı olur. Parça okumak, yorum yapmak sizi rahatlatır.

Türkçe sorusunu yanlış yapsanız bile, yanlış yaptığınızı bilmezsiniz. Doğru zannedersiniz.' Bu durum, daha sınavın başında moralinizin bozulmasını önler. ( Matematik ile başlarsanız moraliniz bozulur.)

· Sınavın başında, düşünme düzeyiniz düşüktür.

· Dakikalar geçtikçe yükselecek, en üst düzeyine (matematik çözerken) ulaşacak ve düşmeye başlayacaktır.

Sınavın (yaklaşık) 30. dakikasında matematik testine başlarsınız. (Boş bıraktığınız soruların sayısına göre bu süre kısalır.)

Matematik testine başladığınızda;

· 25–30 soru çözerek güven kazanmış durumdasınız.

· Heyecanınız bitmiştir.

Özellikle matematikte, size zor gelen 6–7 soruyu hiç uğraşmadan sonraya bırakırsanız, enerjiniz bitmeden tüm testi bitirirsiniz.

· Testi bitirdiğiniz zaman, boş bıraktığınız soruları yapmak için zamanınız kalacaktır.

· 85–90 soruyu doğru yapmış olmanın verdiği moral ile daha önce size zor gelen soruları da kolay­lıkla yapacaksınız.

· ( 85–90 soru, en iyi okulları kazanmak için yeterlidir. Sınav anında bu soruların hepsini doğru yaptığınızı sanırsınız. Böyle sanmanız çok iyidir. Boş bıraktığınız soruları strese girmeden yapmanızı sağlar. )

4. Uygun Sorularda Eleme Yöntemini Kullanınız.

ELEME YÖNTEMİ NEDİR?

Diyelim ki bir sorunun yanıtını bilmiyorsunuz.

Seçenekleri tarayarak, "olamaz" nitelikte olanların üstünü çizdiniz.

Geriye iki seçenek kaldıysa;

· Soruyu bir daha okuyunuz.

· Seçenekleri bir daha okuyunuz.

· Yeniden düşününüz. ( Sıfırdan başlayarak düşününüz.)

· Size daha yakın gelen seçeneği işaretleyiniz. Bu yöntemle 4 soruyu yanıtladığınız zaman, kar - zarar durumu aşağıdaki gibi olur:

olasılık doğru yanlış kar-zarar

% 50 2 2 +1,3

% 12,5 3 1 +2,7

% 12,5 1 3 0

% 12,5 4 - +4

% 12,5 - 4 -1,3

Gördüğünüz gibi zararlı çıkma olasılığı % 12,5’tir.

5.Çözemediğiniz Soruyu Baştan Okuyunuz Ve Sıfırdan Başlayarak Yeniden Düşününüz.

Çözemediğiniz sorularda;

· Soruyu baştan itibaren yeniden okuyunuz,

· İstenen bilgiyi de göz önüne alarak önemli sözcüklerin altını yeniden çiziniz.

· Çözüm için (daha önceki bulgularınızı yok sayarak), sıfırdan başlayarak düşününüz.

· Önceki denemede bulduğunuz noktayı unutup yeniden düşünmek çok önemlidir.

· Yanlış bir yöne gittiğiniz için çözemediniz.

· Doğru bir yöne gitmiş iseniz, ikinci düşünmede de aynı yolu izlersiniz zaten.



6. Metin Okuma Anlama Sorularında; Önce Soruyu, Sonra Parçayı Okuyunuz.

Türkçe testinde 12–15 tane okuma, anlama sorusu çıkabilir. (ÖSS'de bu sayı 25-30'a çıkıyor.)

Kitap okuma alışkanlığı olanlar bu soruları daha kolay yapar. Ancak, herkes için geçerli olan aşağıdaki yöntem, doğruyu bulmanızı kolaylaştırır:

· Önce soruyu okuyunuz. ( Ne isteniyor? İyi anlayınız. )

· Bu bilgiyi göz önünde bulundurarak, ipuçlarının altını çizerek metni yeniden okuyunuz.

· Her seçenek için metne göz atarak, "olabilir" ya da "olamaz" diye işaret koyunuz.

· "Olabilir" seçeneklerin sayısı 2 ise, bu soruyu boş bırakmayınız. Metinde ipucu bulamasanız da düşünerek birinde karar kılınız. (bakınız: 4. madde).

7.Genel Kültürünüzü Ve Bilginizi Değil Parçayı Esas Alınız.

Diyelim ki Atatürk ile ilgili bir parça verildi.

"Bu parçadan, aşağıdaki düşüncelerden hangisi çıkarılamaz." şeklinde bir soru soruldu. Seçeneklerde Atatürk'ün özellikleri var. Hepsi doğru. Atatürk'te bu özellikler var.

AMA;

Parçada var mı?

Parçayı tekrar inceleyiniz. Genel kültürünüzle ya da bilginizle değil, parçaya göre yanıtlayınız.

8. Yanıtlarınızı Yazıp Dışarı Çıkarmayınız!

· Bu iş için harcayacağınız 10–15 dakika, sınav şansınızı % 10–15 azaltacaktır.

· Bu zamanı, boş bıraktığınız soruları çözmeye ayırınız.

· Boş soru yoksa; zorlanarak yaptığınız soruların yanıtlarını bir daha kontrol ediniz.

9.Doğru Seçeneği Hem Soru Kitapçığında, Hem de Yanıt Kartında İşaretleyiniz.

Bu işlemi, sorunun yanıtından emin olduğunuz anda yapınız.

Böylece;

· Kayma olmaması için her 10 soruda bir, çözdüğünüz soru ile yanıt kartını karşılaştırırsınız.

· Yanıt kartına işaretlemeyi unuttuğunuz soru olursa kontrol etme ve yanıtını işaretleme şansınız olur.

10. Her Soruyu Çözdükten Sonra Kontrol Ediniz.

İstenen nedir? Bulduğunuz nedir? Ölçüsü doğru mu? Çeldirici (şaşırtıcı) seçeneği bulmuş olmayasınız... Kontrol ediniz.

Bu kontrol 5–10 saniye sürer. Size çok şey kazandırır.

Bütün sorular bittikten sonra kontrol yapılamaz. Soruyu en iyi kavradığınız an, o soru ile uğraştığınız andır. Bir daha, o soruyu bu kadar iyi kavramanız mümkün değildir,

"Bütün sorular bitince, kritik soruları kontrol ediniz," diyenler, test ve test tekniği ile hiçbir ilgisi olmayan insanlardır. Adları ve ünvanları ne olursa olsun...

"Test bittikten sonra genel bir kontrol yaparım," diye kendinizi kandırmayınız… Hazırlık aşamalarında, kontrol yönteminize karar veriniz ve geliştiriniz.

Sınavdan sonra, “Aaa! Ben şöyle anlamıştım" demeyin…

Karar sizindir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder